Bir yandan çok sayıda amacı belli ama içeriği adeta belirsiz çok sayıda siyasi dava, bu davaların ortaya iyice çıkardığı haksızlık ve tutarsızlıklar. Kamuoyu ne yapacağını, yarın nasıl bir yeni akıl almaz olayla karşılaşacağını bilemiyor.

Yandaş medya nasıl becerdi ise daha gün bitmeden casusluk dosyasının tüm detaylarına ulaşmış, incelemiş ve akşam saatlerinde üç dört kişilik takımlar heyecanla nasıl casusluk yapıldığını anlatan tiyatro oyunları yayınlamaya başlayıverdi.

Tabii bu dava dosyasının 2017’de Trump aleyhine açılmış olan Rus casusluğu davasının çok benzeri olduğunu, sanki o dosyadan kötü kopyalanmış iddialarla dolu olduğunu bilmeyeceğiz. Ergenekon davaları falan hiç aklımıza gelmeyecek. Vatandaşlık bilgilerimizin çok uzun zamandan beri internet mafyası tarafından satılmakta olduğu da hatırımıza gelmeyecek. İmamoğlu ile Yanardağ ‘ın casusluk ettiklerini konuşmaya başlayacağız.

Bu arada hangi konuları konuşmayı unutacağız. Onlara da kısaca bakalım;

SURİYE ‘de süregelen katliamı unutacağız. Tam da Suriye ‘den canını kurtarmak için kendilerini lastik botlarla açık denize atanları yakalayıp geriye yani cihatçı katillere iade etmeye çalışacağımızı unutacağız. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve İnsan Hakları Derneği (İHD) avukatlarının yerel derneklerin ve siyasetçilerin desteği ile 22 Alevi canın Suriye ‘ye iadesini ancak durdurabildiğimizi de unutacağız. Milyonlarca Suriye ‘liyi ülkeye getirip bazılarına yerler tahsis ettiğimizi de hatırlamayıp, her gün canlarına kıyılan Alevileri akrabalarının yanına almak için tek çare olan YAYLADAĞ sınır kapısının açılmadığını da bu telaşta aklımıza getirmeyip Merdan Yanardağ ve İmamoğlu ‘nun casusluğunu konuşacağız.

İsrail ‘den 3 milyon dolara alınıp MİT ‘e 50 milyon dolara satılan internet yazılım programlarının aslının İsrail ‘in elinde olduğunu ve bu programlar ile İsrail istihbaratının hiçbir alakası kalmadığına inanacağız ve Suriye ‘deki katliam aklımıza gelmeyecek. Bir örgütün elindeki tüm telefonları aynı anda bomba gibi patlatabilenlerin sattığı yazılımlardan huylanmayacağız ama,  zaten satışta olan vatandaşlık bilgilerini sakınacağız. Tabii, Suriye ‘deki katliamı, Eylül ayında bir kat daha tırmanmış olan hayat pahalılığını unutacağız.

Mafya sokaklarımızda insan avlarken, uyuşturucu nerede ise ilk okullara girmişken, çocuklarımız sabah okula aç giderken, biz CHP ‘de “mutlak butlan” konusuna kafayı takıp o işlerle uğraşacağız. Kim kimin gizli tanığı sorunu ile uğraşacağız.

İsrail ile çok iyi ekonomik ilişkileri kuracağız, stratejik malzemeleri satacağız veya taşıyacağız, İsrail dünyanın gözü önünde büyük katliamlar yapacak biz seyredeceğiz, sonra Gazze ‘ye barış getirdiğimizi sanacak, Uşak ‘ta madencilerin şehrin suyunu harcadığını kente ancak günde iki saat su verildiğini bir sorun olarak görmeyeceğiz, ama Ankara belediyesinin konserlere fazla para ödemesi üzerine epeyi konuşacağız.

Büyük turplar gerçekten heybede duruyor ve toplumumuz havuçlarla uğraştırılıyor.

Alevilerin sorunlarını bu gerçeklikler içinde ele almaları ve kültürel, tarihi, dini miraslarına gereği gibi sahip çıkma gayreti içinde olması gereken zamanlardan geçiyoruz.

Suriye ‘de canları tehlikede olan kardeşlerimizi Allah esirgesin, Hızır youmuzldakilerin yoldaşı olsun !

Doğan Bermek
25 Ekim 2025